Bizim sıralamamızı takip ederseniz bugün ilk günden sonraki en dinlendirici gününüz olacak ve yaklaşık 100 km yol yapacağız. Şu ana kadar çok yol yaptınız biraz dinlenmek iyi gelecek. Yine sıradanlıklarla dolu bir programımız var. Jeotermal bir santral, krater, kaynayan topraklar bölgesi, şelale ve jeotermal doğal yüzme gölü. İzlanda’nın 20.000 nüfus ile ikinci büyük yerleşimi Akuyeri’de günün bonusu olacak. Son olarak umarım ki Kuzey Işıkları da burada misafiriniz olacak. Çünkü Myvatn gölü çevresi ve Akureyri dünyada en çok göründüğü yerlerdenmiş. Bakalım şans sizinle olacak mı?
LEİRHNJUKUR
Bu bölge çok faal Krafla yanardağının hemen yakını. Şimdi orada ne işimiz var dediğini duyar gibiyim. Ama hemen bir savunma cümlesi yazayım. Adada 1000 adet yanardağ var ve adayı geziyorsanız zaten günlerdir faal volkanların çevresinde dolanıp duruyorsunuz. Buradaki fark benzerlerine göre ayrılma fayı lavları yatay bir şekilde yüzeye yaklaştırmış. Fışkırmadan çok düşük basınçla akma meylin delermiş.
Siz lav falan görmeyeceksiniz tabi ki onun için yanardağa girmek gerekiyormuş. Ancak çok geniş bir alana yayılmış lav akıntıları arasında dolaşıyorsunuz. Dumanlar tüten araziler ilginizi çekerse burası güzel bir yer. Burada bir jeotermal santral ve Hverir benzeri topraklar var. Ama renk ve doku olarak farklı inanılmazlıkları var. Her gün böyle şeyler görmekten sıkılmadıysanız burasıda ayrı bir dünya.
VİTİ KRATERİ
Daha dün bir krater gördük diyorsanız işte istediğim kıvama gelmişsiniz demektir. Artık yavaşça sıradışılık sizin için sıradanlaşmaya başlamıştır. Viti mavi gözlü kolay ulaşılabilen etkileyici bir yer. Hemen mızmızlanmayın. Bir de genç ve körpe 1500 yaşında olduğu hesaplanmış.
MYVATN NATURA BATHS
Google’da görsellere girip İzlanda yazarsanız, ilk sayfada gelecek sonuçlardan bir tanesi kesinlikle Blue Lagoon’dur. Blue Lagoon İzlanda’nın en çok ziyaret edilen jeotermal tesisi. Sudaki minerellerden ötürü rengi açık sütlü mavi. Myvatn Nature Baths ise Reykavik’ten biraz uzak olduğu için onun kadar tanınmıyor ve ziyaret edilmiyor. Gezimize başlamadan önce hangisine gitsek diye düşünüyordum. Blue Lagoon aslında hep vardı çünkü bu adanın olmazsa olmazı gibiydi. Ancak özellikle tripadvisor’daki yorumları okuyunca Myvatn’dekini de ziyaret etmeye karar verdim. İkisine de gideni hiç görmedim o yüzden net bir kıyas okumadım ama burası Blue Lagoon'dan daha hesaplı. Çünkü başkente oldukça uzak ve buraya gelen sayısı az ve daha az turistik, daha sakin ve manzarasının Blue Lagoon’dan daha iyi olduğunu belirtebilirim Gölün içerisinden Myvatn gölünü görebiliyorsunuz. Uzaklık sebebiyle rezervasyon yaptırmadan girebilirsiniz. Burası yapay göl değil gerçek göl ve mavi algler sizi burada da bekliyor olacaklar. Sülfür kokusu açık havada dağıldığı için kesinlikle bir rahatsız edicilik yok.
Peki her ikisine de gittin bir kıyas yap derseniz şuradan başlayım. Blue Lagoon kesinlikle çok daha büyük, otelcilik hizmetleri beş yıldızlı otel kalitesinde, mekanlar çok büyük. Mayolu halinizle dışarı çıkmadan havuza girebiliyorsunuz ve havlu için fazladan para almıyorlar. Bu tesise turistik ve yapay diye yazılar okudum ve bence çok üzücü. Evet turistik ancak bir turistin isteyeceği ne varsa karşılanmış.
Gelelim Natura Bath'a suyun dokusu Blue Lagoondan farklı ikisi de ayrı güzel. Buradaki tesis daha ufak, soyunma bölümü bir tık daha basit. Ancak insanı mağdur edecek hiç bir durum yok. İçilebilir su gölün içinde yok ancak tesis içerisinde ikram ediyorlar. Kil maskesi ikramı yok.
Sonuç olarak fiyat fayda dengesi düşünürse eşit olduklarını belirtebilirim. Blue Lagoon daha pahalı, gösterişli ve kaliteli. Natura Bath ise ucuz, manzaralı ve güzel. Hangisi derseniz ikisi de derim çünkü aralarında zaten beş gün var. Yorgunluk atar dinlenirsiniz. Mavi alglerle dolu jeotermal göllere girmek her zaman yapabileceğiniz bir aktivite değil sanırım.
SKUTUSTADAGİGAR PSEUDOCRATERS
Yine çok acayip bir noktadayız Myvatn gölü kıyısında onlarca krater benzeri oluşum noktası burası. Benzeri diyorum çünkü bu kraterler lavlarla yapılmamış. Göl tabanının geçmişte çok ısınması sonucu çamurun kaynaması ile oluşmuşlar. Gölün içinde yarım ada gibi yükselmişler.
Görüntünün sıradışılığı ve çevredeki manzaranın güzelliği konusunda çok etkileneceğinizi belirtmeliyim. Etrafı gölle çevrili, üzeri çimenlik yaklaşık iki katlı bir ev yüksekliğinde çamur kabarcıkları diyeyim siz hayal edin. Volkan biliminde bu oluşumların gözlenmesi için en iyi nokta olduğu belirtilmiş. Çamur kraterlerinin piramitleri sayılırmış. Toprağın kaynaması fikri biraz beni yorsa da görsellik ve farklılık on numara. Ancak rüzgar varsa soğuk konusunda sizi uyarayım yüz felci olabilirsiniz.
GODAFOSS
Godafoss adı Tanrılar Şelalesi demekmiş. Buranın hikâyesinden Thingvellirden bahsederken yazmıştım. Eğer ilginizi çekerse bölüm 2'ye bakabilirsiniz. Akureyri yolu üzerindeki şelalenin ulaşımı çok kolay. Hemen Ring Road yolu üzerinde. Bu şelalenin de her iki yakasından yaklaşmak mümkün ama manzara biraz farklı. Ben batı yakasını seçtim (köpryü geçince). Bence ilk tercihiniz bu olsun orada karşı kıyıyı görüyorsunuz dilerseniz dönersiniz mesafe çok yakın zaten.
Bu şelalenin İzlanda tarihi açısından efsanevi bir önemi var. M.S.1000 yılında kral kâhinin önerisiyle Hıristiyanlığı kabul ettiğini açıklıyor ve bunu ispatlamak için ülkedeki tüm Pagan heykellerini bu şelaleye atıyorlar. Burası tanrıların tek tanrıya kurban edildiği yer. Ülkede bu kadar çok şelale varken neden burayı seçmişler bilmiyorum. Ama en iyi şelaleler sıralamasında ilk 5 adaylarından birisi de burası. Eminim ilk beş konusunda çok zorlanacaksınız.
Bundan sonra Akureyri'ye varış ve konaklama. Bu yerleşimden bölüm 7'de bahsettiğimden burada değinmeyeceğim. Ancak tamamlamadan bir detay vermekte fayda var. Arabanızla Akureyri'ye doğru yaklaşınca bir Veggjald adında paralı tünel var. Burayı kullanmak istemezseniz 30km yol yapıyorsunuz. Para ödeme işlemi önceden veya geçtikten 3 saat içerisinde internetten yapılıyor. Eğer para ödemezseniz araba kiralama firması sizden 3000isk kesiyor. Siz öderseniz 1500isk ödüyorsunuz. Ödeme www.tunnel.is adresinden yapılıyor. Bu linkten bakmanızı öneririm. Daha fazla ödemeyesiniz. İzlanda adasında altıncı gün için önerilerim bunlar. Umarım sevdiğiniz bir gün olur.
Comentários